Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek ramazan bayramı öncesinde yazdığı bir tweet ile işletmeleri, işletme sahiplerini ve muhasebe alanında çalışanların kafalarında onlarca soru oluşturdu. Reel piyasalar ve iş dünyası bir anda “IBAN YASAKLANDI” algısı oluştu. IBAN yasaklanır mı? Neden yasaklanır? IBAN’sız ticaret nasıl olacak? Ve daha bir çok soru kafalarda soru işaretleri oluşturdu. Belki de kafaları karışanların, hesapları zaten karışıktı. 🙂
Mali müşavirlik mesleği, finansal danışmanlık ve vergi konularında uzmanlaşmış profesyoneller tarafından yürütülen kritik bir hizmet alanıdır. Hem kamuya, hem de müşterileri olan iş insanlarına hizmet veren mali müşavirler, muhasebeciler, çalışanları, mesleki ve insani saygınlığı artırmak için çeşitli adımlar atabilir. İşte ilk adım…
İlk adım
Sürekli eğitim ve gelişimdir. Mali müşavirler, güncel vergi yasaları, muhasebe standartları ve finansal trendler konusunda bilgi sahibi olmalı ve bu bilgileri güncel tutmalıdır. Böylece, müşterilere en iyi hizmeti sunabilirler.
İşletmeler için insan kaynakları yönetimi, sürdürülebilir başarı için hayati bir rol oynar. Ancak, personel devir hızının yüksek olması, birçok işletmenin verimliliği, karlılığı ve sürdürülebilir büyümesi üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olabilir. Bu nedenle, personel döngüsünün etkili bir şekilde yönetilmesi ve azaltılması, işletmelerin rekabet avantajını artırması açısından kritik öneme sahiptir.
Yüksek personel devir hızı, işletmelerin maliyetlerini artırır. Yeni personel arayışı, işe alım süreci ve eğitim gibi süreçler, ciddi maliyetler gerektirir. Ayrıca, sürekli personel değişimi, işyerinde süreklilik ve istikrarın sağlanmasını zorlaştırır, iş verimliliğini düşürür ve müşteri memnuniyetini olumsuz etkileyebilir. Sonuç olarak, personel döngüsünün azaltılması, işletmelerin uzun vadeli başarısı için kritik öneme sahiptir.
Bu yazımda sizlere yetkinlik kavramı hakkında temel fikirler vermeye çalışacağım. Yetkinlik kavramından ne anlamamız gerektiğini, işgören seçiminde ve değerlendirmesinde hangi yetkinliklerin dikkate alınması gerektiği konuları üzerinde duracağız.
Yetkinlik kavramı, Vikipedi’de(1) şöyle tanımlanmış; Yetkinlik, genel anlamda yetkin olma durumunu, yani belirli bir alandaki sorumluluk ve/veya görevleri yerine getirebilme durumunda olmayı ifade eder.
Bu anlamı ile özellikle yüksek okulların iki veya dört yıl süren eğitim süreçleri için kullanılır (ayrıca lisans). Söz konusu eğitim sürecinin ilk dönemi için ön yetkinlik (ön lisans) ve uzmanlık edinme safhasına ise üst yetkinlik (yüksek lisans) denir.
Bizim koskoca TDK ‘da Türkçe sözlüğünde şöyle açıklamış yetkinliği; (2)
“Yetkin olma durumu, olgunluk, kemal, mükemmeliyet”
Tabi Türk Dil Kurumunun açıklamasına sözümüz olmaz, tamam anladık deyip konuyu bitirmek lazım gelir ama olsun biz biraz daha kurcalayalım şu kavramı… 🙂
Bir web taraması yaptığınızda yönetim bilimi açısında yetkinliği; “çalışanların kendi işlerinde başarılı performans göstermelerine olanak sağlayan kişisel yetenekleri, bilgi, tecrübe ve beceri birikimleridir” şeklinde tanımlamalar karşımıza çıkmakta.
Müşavirlerin Gözüyle iç kontrol, işletmelerin finansal süreçlerini yönetmeleri, riskleri belirlemeleri ve finansal raporlamaların doğruluğunu sağlamaları açısından kritik bir rol oynamaktadır. Mali müşavirler, iç kontrol süreçlerinin etkin bir şekilde yürütülmesinde önemli bir rol üstlenmektedirler. Gelecek on yıl içinde, iç kontrolün mali müşavirler açısından önemi daha da artacak ve bu profesyoneller için yeni zorluklar ve fırsatlar doğuracaktır.
Genelde yöneticiler, astlarının güçlü ve zayıf yönlerini değerlendirirken bir zorluk yaşamazlar, fakat kendi becerilerini de doğru değerlendirmeleri aynı oranda önemlidir. Zira, bir işte başarılı olmanın anahtarlarından biri hangi konularda iyi, hangilerinde gelişmeye açık olduğunuzu bilmektir.
İşte, insanları nasıl yönettiğinizi değerlendirirken kendinize soracağınız 10 soru:
Occam’ın ustura teorisi, bilim felsefesi ve mantığında önemli bir ilkedir. Bu teori, İngiliz filozofu ve rahip William of Ockham tarafından formüle edilmiştir. Temel olarak, bu teori, bilimsel açıklamaların en basit olası versiyonunun seçilmesi gerektiğini savunur.
Teori, farklı birçok alanda kullanılır. Bilim, felsefe, matematik ve hatta bilgisayar bilimi gibi disiplinlerde de uygulanabilir. Bu teori, birçok bilimsel keşfin doğru olduğunu ve en basit açıklamanın doğru olma olasılığının daha yüksek olduğunu varsayar.
Occam’ın ustura teorisi, bilimde sıkça kullanılan bir kavramdır. Bilim insanları, teorilerini test etmek ve doğrulamak için deneyler yaparlar. Bu deneylerde, verileri analiz eder ve sonuçlarını yorumlarlar. Ancak, bu sonuçları yorumlarken, birçok farklı açıklama yapabilir, bilim insanlarının en basit açıklamayı tercih etmelerini tavsiye eder.
Muhasebe ofislerinde Agile (Çevik) yönetim ilkeleri, iş süreçlerini optimize ederek mali faaliyetlerin etkin bir şekilde yönetilmesini sağlamak için kullanılan bir dizi yöntem ve yaklaşımlardır. Bu yazıda, muhasebe ofislerinde Agile yönetim ilkeleriyle geliştirilebilecek somut yöntemlerden bazılarını ele alacağız.
KOBİ’ler (Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler), bir ekonominin temel taşlarıdır ve genellikle iş dünyasının büyük bir bölümünü oluştururlar. Danışmanlık hizmetleri, finans, vergi, strateji, teşvik, yönetim organizasyon, iş süreçleri, insan kaynakları yönetimi ve pazarlama gibi geniş bir yelpazede, KOBİ’lerin işletme süreçlerini optimize etmelerine ve rekabet avantajı elde etmelerine yardımcı olabilir. Türkiye gibi dinamik bir pazarda faaliyet gösteren KOBİ’ler için yönetim danışmanlık hizmetleri almanın birkaç önemli nedeni vardır:
Günümüzde iş dünyası, Volatilite, Belirsizlik, Karmaşıklık ve Belirsizlik (VUCA) faktörleri tarafından yönlendirilmektedir. Türkiye’nin maliye, finans, vergi ve strateji alanında danışmanlık hizmetleri sunan bir uzman olarak, VUCA’nın Türkiye ekonomisi üzerindeki etkilerini değerlendirmek ve işletmeler için stratejik çözümler sunmak benim için önemli bir misyon.
Sistem, işletmelerin belirlenmiş olan hedeflerine ulaşması için yol haritası çizer. Diğer bir yandan da bu yöntemlerin güvenilirliğini sağlamak için gerekli olan bütünlüğe sahiptir.
Daha detaylı açıklayarak konuya yaklaşalım.
İşletmelerin amaçlarına, belirlenmiş politikalara ve mevzuata uygun olarak faaliyetler gerçekleştirir. Organizasyon, yöntem ve süreçle iç denetimi kapsayan mali ve diğer kontrollerin bütünüdür.
Etkili, ekonomik ve verimli bir şekilde yürütür.
Varlık ve kaynaklarının korunmasına olanak verir.
Muhasebe kayıtlarının doğru ve tam olarak tutulmasını sağlar.
Mali bilgi ve yönetim bilgisinin zamanında ve güvenilir olarak üretilmesini sağlar.
Delegasyon, bir kişi veya grubun belirli bir görevi veya yetkiyi başka bir kişi veya gruba devrettiği durumdur. Bu terim, özellikle iş, siyaset veya hukuk gibi belirli alanlarda sıklıkla kullanılır. Örneğin, bir şirket yönetimi, belirli bir proje için bir takım lideri seçerek ona yetki verir ve projeyi yönetme görevini ona devreder. Bu durumda, takım lideri delegasyon yapılan kişidir ve yetki ona devredilen kişidir. Benzer şekilde, bir hükümet yetkilisi, bir toplantıya gitmek veya bir belgeyi imzalamak için başka bir yetkiliyi temsil etmek üzere bir delegasyon görevlendirebilir. Bu durumda, delegasyon görevi veren kişi veya grubun temsilcisi, delegasyonu kabul eden kişi veya grup ise delegasyon alan kişi veya grup olarak adlandırılır.